Yolculardan ikisi, bir kadın ve bir erkek koltuklarına gömülmüş, hayata dair konuşuyorlar. Sözlerinin akışı gözlerini alamadıkları manzaraya kayıyordu. Söz oraya kaydıkça, doğa daha bir büyüyor, daha bir renkleniyor, cömertliği açığa çıkıyordu sanki.
Erkek her zamanki gibi kendisine on beş numaralı koltuğu, sevdiğine on altı numaralı koltuğu almıştı. Kamyon muavinliğinden kalma bir sezgiyle bu sırayı güvenli bulurdu her zaman. İyi yol arkadaşıydı hep. Yanındakine yol boyunca görünen g ...