Kararını verdikten sonra da durmadı. Bir hançeri andıran gagası açılıp kapandı, ‘viyaak, viyaak' sesleri yayıldı ortalığa. Kanatları peşi sıra hızla inip kalkarken koca gövde havalandı. Biraz yükseldi, şöyle bir-iki tur attı Tujik Bava üzerinde, ardından da Ağdad'a doğru süzüldü. Önce vadiyi sonra Sey Rıza'nın konağını aştı ama Kandil dağı tepesini geçmedi; geri döndü. Bir kez daha aşağıda ki virane Ağdad'ı seyretti yüreği sızlanarak. Arkasından yeniden Tujik eteklerine ulaştı. Ulaşır ulaşmaz da ...